24 Şubat 2011 Perşembe

ilk incimiz geldi :))))

pazar gununden beri misafirlerim vardi .. oyle telasli oyle hizli ve oyle guzel gectiki en yakin zamanda parise dogru yollanacagimiz kesindir iadei ziyaret icin ..
bu telasenin arasinda cok guzel bir sey daha oldu bebisimin ilk incisi kazasiz belasiz atessiz cikiverdi .. ne yavrucugu uzuldu nede anacigi .. 
oyle heyecanlandim, oyle sevindim ki anlatamam .. bir minik discegiz neden bir anayi bu kadar sevindirir onuda cozemedim ..
sali aksami misafirleri ugurladiktan sonra  bebeye bi su verem dedim 
alissin diye bazen bardakla bazende biberonla veriyorum, o gun sansina bardak dustu :))
suyu ictikten sonra oynamaya basladi ve minik bi tik tik sesi geldi o an olebilirdim heyecandan :p
hemen elimi yikayip attim elimi yavrucagin agzina
oda ne sag alttan gelmis bir inci 
keskinmi keskin minikmi minik bi discegiz 
boylelikle ilk disimizide cikarmis olduk 22/02/2011 de yada daha once ciktida biz yeni farkettik :)

Bu Benim ILK Odulum ;)

Sevgili arkadaslarim  Bebegim Ve Ben , gutguturuna ve M.Yasirin Annesi beni okumaya layik gorup bu odulu gondermisler, cok bi sevindirik oldum
kendilerine cok cok tesekkur ediyorum .. 

bende bu odulu okumaktan cok buyuk zevk aldigim,  bende yerleri  cok ozel olan 3 blogdasim
Sevgili,  kelebekgibi,delianneme ve Cihanin annecigi Gule  gonderiyorum insallah kabul buyururlar ..  :))

gecikmis bir Dogum hikayesi .. yeniden dogusumun hikayesi -2- ..

evet yine bi ara vermek zorunda kaldim 
paristen misafirlerim vardi bir kac gunlugune nerdeyse nete girmeye degil oturmaya firsatim olmadi desem yeridir .. 
her neyse dogum hikayemi tamamlayip bitireyim anlatacaklar biriktide birikti ...




........................................



ve yerdeki bocekten gokteki kusa kadar mujdemizi verdikten sonra asil macera basladi ..
 ilk zamanki migde bulantilarim, bekleyislerim, serzenislerim, ruyalarim, korkularim,evhamlarim, son zamanlardaki uykusuz gecelerim gunduzlerim her gordugum kisiyegececekmi bu gunler deyislerim, 14 agustos cumartesi gunu gecti gitti ...


nerden baslasam nasil baslasam bilmiyorum

donup baktigimda mukemmel bir 9 ay gecirmisiz ..
kocacimla o donem hic kavga etmedik sesimizi bile yukseltmedik cunku aramizda bi canli vardi 
ne zaman sinirlenecek olsam hemen sakinlestirdi beni .. tartisacagimiz bile fisiltiyla tartistik minik mucize rahatsiz olmasin diye ..
sanki bir hayaldi o minik tekmeler o kucuk kasilmalar ..


oglum tam 43 haftada geldi dunyaya 
temmuz 28 de gelmesi gereken bebe uzatmalari oynamak istedi heralde ama annesinin ne kadar aceleci ve sabirsiz bir kadincagiz oldugunu bilmiyordu garip yavrum o zamanlar sanirsam :))
tam 15 gun  evet tam 15 gun daha ayrilamadik yavrucagimdan 
turkiyede olsam eminim coktan kesip bicip dikerlerdi beni :D 


son iki hafta resmen zulumdu
hava 39 dereceydi metzde, artik agliyordum sicaklardan, disariya adim atasim gelmiyordu 
50 yilin en sicak temmuzunu yasadik fransada oda benim sansimaydi heralde .. :)
neyse 13 agustos aksami babamiz isten gelince hastaneyi aradik hala sanci filan yok ne yapalim diye 
gelin bi bakalim dediler 
aksama kadar evi temizledim sildim supurdum
ramazanin ucuncu gunu oldugu icin borek yaptim babamiza 
cunku hastaneye 7 de gidecektik iftar 9 da oluyordu ..
boreklerimizi valizimizi ve kapilardan sigmayan koca gobusumuzude alip dustuk yollara :)

hastaneye vardik direk dogum bolumune aldilar 

kontrol edildi hala hic acilma yoktu moralim bozuldu 
ebe gununuz cok gecmis bugun hastaneye alalim gece rahiminizin acilmasina yardimcoi olacak tampon koyucaz sunni sanciya benzer bir sey dedi, yarinda sunni sanci takariz oglene normal dogurmus olursunuz dedi .. cunku ecoda plasentanin kireclenmeye basladigi gorulmus daha fazla beklemek riskliymis aslinda italyada cok daha fazla bekleniyormus ..

yatisim yapildi esimle vedalastik saat 10 da o hastaneden cikinca dayanamayip aglamaya basladim 
sanki kolum kanadim kopmus gibi hissettim
benim icin nedemek oldugunu o gece daha bi anladim 
11 gibi ebe geldi,  rahim agzi geri kacmis tampon caninizi cok acitabilirmis o yuzden yarin sabah yedide sunni sanci vericez doktorunuz bu karari aldi dedi
heyecan heyecan ustune, neler bekliyordu beni 
sanki baskasinin hayatini ben yasiyordum 
gozumde bir damla uyku yoktu o gece

cantamda tarik tufanin "kekeme cocuklar korosu" kitabi vardi sabah bese kadar onu okudum o ara icim gecmis 
altida hemsire geldi
kahvalti ve dus ardindan dogumhanenin yolunu tuttuk 
esime mesaj attim basliyor dogum cabuk gel diye saat yediyi bes geciyordu o sirada 
mesaj geldi kapinin onundeyim 10 dakika oldu geleli ama sekizden once dogum bolumune disardan kimseyi almiyorlarmis dedi ..
daha bi huzunlendim 
saat sekize kadar yavas verin lutfen esim gelsin, ben onsuz yapamam dedim, hem agliyorum hem yalvariyorum serumu biraz yavaslatti ebe
daha agrilar tam baslamamisti saat sekizde esim iceri girebildi .. ve basladi dogum hikayemiz 
sunni sanciyi arttirdilar oglen bire kadar ancak 4 cm acilmisti o kadar agriyla halbuki ben diyordum kesin 10 cm olmustur 
saat basi kontrol 
ebelerin biri giriyor biri cikiyor o gun tek dogum yapan bendim klinikte 
epidural yapalim rahim agzi geride kontrollere bile dayanamiyorsunuz dediler  
ve suyumun patlatilmasina karar verdiler rahim agzi geride oldugu icin cok aci cekebilirsiniz epidural istiyormusunuz diye tekrar sordular 

esime baktim bana bakiyor  zavalli gozlerle ne olur yaptir artik senin yerine ben dayanamiyorum dedi 
ve ben pes edip tamam dedim cunku sonuna kadar dogal dogumdan yanaydim kendimi hep boyle hazirlamistim

epidural cok basit bi islemmis,  korktugum gibi olmadi 
bu epidurali bulan sahis kisi veya kisiler nur icinde yatsinlar :)) resmen uyukladim 
tabi suyum patladildi, saat basi epidural kesildi bebek assagiya insin diye ve saat 9: 30 da acilma tamamlandi 
itme evresine gecildi ama bebisim cok gec dogdugu icin baya irilesmisti  ve cati kemigim 37. haftada girmis oldugum scanerde biraz dar gorundugu icin dogum gerceklesemedi ..
10 dakika kadar ikinma ve itme evresi surdu ama olmadi bebis gelmedigi gibi malesef kalbi yavaslamaya basladi .. iste o an oldum sandim kalp atislari surekli dusuyordu gozum monitorde can havliyle ikiniyordum
nefesim kesildi oksijen maskesi taktilar 
doktor ikinmayin sezeryana gidiyoruz sadece nefes almaya calisin dedi ..
anestesizyen basimdaydi epiduralin dozunu arttiriyor bebegimin isminin ne olacagini soruyordu 
mohammed dedim mohammed bilal,
benim ismimde mohammed dedi turkmusun diye sordu, 
evet turkum dedim bende tunusluyum dedi iyi dedim .. adam sussun istiyordum cunku suan aklimda sadece bebegim ve esim vardi 
ameliyathanenin kapisinda esimi gorunce dunyalar benim oldu sanki elinde kamera gulumsuyordu 
basucuma geldi
basliyoruz dedilerbes dakika gecmedi ki, tam 21:58 de bebegimin sesini duydum vavvvv cok iri bir bebek diyorlardi
annesi bu aslani neyle besledin diye sorup guluyorlardi 
bebegim hala perdenin arkasindaydi allahim diyordum nasil iri olabilir cok sisko patates bir sey bekliyordum
yuzu mini minnacik bir bebek geldi perdenin arkasindan sadece opebildim hemsirenin kucaginda babasiyla birlikte beni orda birakip yenidogan unitesine gectiler .. yine basladi yalnizlik ..
kesilip bicilmis simdide dikilecektim 
o an felaket bir aci hissetmeye basladim .. beni dikdiklerini hissediyordum ciglik cigliga bagirdim durun diye 
doktor psikolojik sadece diktigimizi hissediyorsunuz aciyi degil diyordu 
ama ben kendimdeydim aciydi hissettigim :((
o an anestesizyen mohammed durun gercekten hissediyor olabilir dedi 
en son duydugum cumle oydu 
sonra bi maske daha ve komple bayilmisim ..
ve bir ses madam balci uyanin, ardindan bir ses daha madam balci bebeginiz sizi bekliyor 
uyandigimda 1 saat gecmisti gozumu bebisimin yaninda actim
daha odamiza cikmamistik

babasinin kucaginda bocuk bocuk bakan bir cift goz, gozlerime bakiyor, gozlerimin tam icine




iste  gercek ask bu dedim .. gercek sevgi bu askin son hali bu .. bundan otesi yokkkk ..

bambaskaydi bambaskaaaa .. 
mini minnacik bir aslancikti .. benimdi .. bizimdi ..

hayat sifirlanmisti o an 
cennetten bir damla dusmustu yuregimize, evimize,hanemize ...
o kucagimiza aldigim andaki duygulari yeniden yasayabilmek icin o kadar aciyi sanciyi  yine yeniden 10, 100 kere cekebilirim  ... 
cok zor bir dogum oldu 
hatta hastane halki dogamayan bebek koydu adini 
vardiyasi bitipde evine donen  oglusumun dogumunu goremeyen tum hemsire ebe stajer kim varsa ziyarete geldiler ertesi gun odamiza ..
nerdeyse doguma tum personel katilmisti , gelenler cok guclu bir kadin oldugumu, kendilerinin bile artik bi zaman sonra bana acidiklarini benim icin dua ettiklerini, iyi dileklerde bulunduklarini soylediler .. tabi baya bi sistim simardim :)))

herkesde ikinci bebegi dusunuyormusunuz diye soruyordu 
evet dedim ikinciyede ucuncuyede evet 
bu duyguyu yeniden yasayabilmek icin binlerce kez evet 
daha beter acilara evet yeterki bu mutlulugu yeniden yasayabileyim




ve kendimle basladigim bu hayat yolunda  2002 agustosundan  beri can yoldasimla devam ederken 2010 agustosundan bu yana 3 kisiyiz artik ..

19 Şubat 2011 Cumartesi

gecikmis bir Dogum hikayesi .. yeniden dogusumun hikayesi -1- ..

Nerden baslasam, nasil anlatsam gelis hikayeni  bilmiyorum ..
ne kelimelere sigarsin nede cumlelere .. ama istiyorumki her bir ani her bir an 50 yil sonrada kalsin silinmesin istiyorum ..

cok cok uzun sure bekledik gelmen icin minik melegim,yedi sene,  koca bir yedi sene, sen gelmeden bilmiyorduk neyi kaybettigimizi, hic bilmiyorduk sensiz gecen gunlerin degersizligini .. 
senelerce gezdik babayla o ulke senin bu ulke benim, 
hollanda, amsterdam,belcika,buruxselles,isvicre,senede iki uc gez turkiye, mekke medine,cidde,hac,umre,istanbul,urfa,adana,adiyaman,gaziantep,alanya,antalya,mersin,konya,paris, strasbourg,nancy,lyon,dijon artik ezberlemistik bir cok yeri ..  
nerde ne yenir, nerde ne icilir,istanbulda en guzel nargile salonu hangisidir birbir kesfettik .. zaman gulerek, eglenerek kimi zaman aglayarak kimi zaman gulerek akip gitti..  erteledikce erteledik bebek isini, erteledikce korktuk, hep daha erkenlere sigindik, her seyimiz tam olsun istedik ..
ve geciverdi koskoca yedi sene
ve bir anda kendi istedigin bir zamanda giriverdin dunyamiza 
hic ihtimal vermiyordum gelebilecegine
1 gun gecti 2 gun gecti 3. gun dayanamayip aldim bir test 
vardin icimde biliyordum ama olmadiginada emindim sanki 3. gun aksam test elimde yapsammi yapmasammi derken neyse sabah ola hayrola dedim ama uyu uyuyabilirsen 
sabaha kadar gozumu kapatamadim oyle emindimki icimde olduguna gecen ay 14 gun gecikmem olmasina ragmen biliyordum yoktun, ne test yaptim nede suphe ettim 
bu ay ise sadece 3 gunle emindim icimde bir yerlerde olduguna ..
25 ekim 2009  gunun ilk isiklariyla yaptim testi 
lavaboya koydum biliyorum negatif bakipta bosuna uzulme git uyu dedim kendi kendime 
ama icim icimide yemekte cikamadim banyonun kapisindan 
heralde bir bes dakika bekledim kapida bir yanim git bak sevin bagir agla derken bir yanim git yat demekte .. gozlerimi kapatarak gittim testin yanina aldim elime ama acamiyorum gozlerimi 
seni oyle cok istiyorum ki korkuyorum tek cizgiden hemde deliler gibi korkuyorum
gozumu hafif araladim ve iki cizgi hemde net iki kirmizi cizgi ..
inanamadim gozlerime testi alip dogru yatak odasina 
-askim kalk bi 
-ne oldu 
diyor baban yataktan firlayarak 
-burda ne goruyorsun ?
-tek cizgimi iki cizgimi ?
- iki cizgi deyip yatiyor geri 
-sinirleniyorum elimdeki ne biliyormusun diye soruyorum
-bilmiyorum cok uykum var kalkinca konusalim diyor
-ben hamileyim diyorum sakince 
-iyi diyor galesizce 
bende umursamazligina sinirim bozuluyor uzaniyorum yanina
iki uc dakika sonra baban hizlica dogruluyor yataktan jeton ancak dusuyor :)
(master yapmis 5 dil bilen bir bilgisayar muhendisi ve programcisi olmasina ragmen sabahlari IQ su cok dusuk oluyor)
inanamiyor tekrar tekrar soruyor 
-neyse cok uykum var kalkinca konusuruz diyorum 
babami oluyorum ben ? diyor arka arkaya 
fazla uzun konusmuyoruz 
icim icime sigmiyor uyku tutmuyor beni 
teyzeni aramak icin bekliyorum delice 
sabahin altisindz aramak istemiyorum korkmasin diye 
saatler gecmek bilmiyor
8 bucugu zor bekliyorum
teyze ise gitmeden yakaliyoruz evde hemen cabucak soyluyorum seni, deli gibi seviniyor 
cunku teyzede o sirada ubeyd icin gun sayiyor ubeydde 5 aylik teyzenin gobeciginde ..
iki gun sonra bayram teyzen once kan testi yaptir abla ne olur ne olmaz diyor ama vardir sakin panik yapma ama yinede once bi kan aldir diyor
hemen firliyorum sokaga labaratuar cok yakin park bulamam diye arabayi almiyorum oyle kosar adimlarla gidiyorum ki sanki sana yetismek icin kosuyorum bebegim ..
kan aldiriyorum yarin sabah cikacak sonuclar diyorlar 
nasil gececek bu gun diyorum nasil gececek 
meger ne cok istemisim seni meger ne cok bekliyormusumda kendimden bile sakinip sakliyormusum ..
ve ertesi gun oluyor sonuclar elimde acamiyorum zarfi 
hayal kirikligina ugramaktan korkuyorum delicesine 
eve geliyorum babana actiriyorum
aaaa burdaki sonuclara gore 5,7 hafta arasindaymis diyor sakin bi sekilde 
(baban 9 ay boyunca genelde sakindi annem :) )) 
ve bayram icin babannenelere gidiyoruz yol uzun yol bitmiyor
seni mujdeliycem ya o 200 km sanki 20000 km oluyor
ve variyoruz ama soylemiyorum
gozlerim parliyor agzim kulaklarimda babanneyle yalniz kalinca mutfakta soyleyveriyorum
tutamiyor kendini hickira hickira agliyor cunku seni en cok babanne istiyor :)) 
gidip dedeye mujde veriyor o an dedede ucuyor havalara 
sana bir sir annem, ben dedeni cok seviyorum eger erkeksen senin adin bilal olucak kucuk melegim diyorum taa o zamandan :)) 
sonra bayram sabahi birer birer mujde veriliyor herkese, babanne herkese soyluyor agzi kulaklarinda 
annanneyi ariyoruz teyze soylememis kimseye bayram hediyesi olasin herkese diye ..
annannede agliyor telefonda 
buyuk babannen buyuk halan senay, emine kucuk halalar 
senin manevi teyzelerin suzan, filiz, yasemin, hepsine veriyorum mujdeyi ..
bayram sekeri oluyorsun herkesin  ..
ve 9 ay 20 gunluk(cunku sen 2 hafta gec dogdun annem :) ) maceramiz basliyor ..

17 Şubat 2011 Perşembe

6. ay kontrolumuzden geldik ..

kilomuz = 7800 gr
boyumuz = 68 cm 
bas cevremiz = 43 cm 

herseyimiz cok cok normal Allaha sukur .. 400 gram almisiz 
iki aydir kafayi yiyecektim kilo almiyor diye :(
ek gidalari arttirabilirmisiz 
doktormuz emzirme karsiti bir doktor oldugu icin yine ve yeniden birakabilirsin artik yeterince emdi bebeginiz dedi ( bu adamin emzirme takintisina sinir oluyorum ve laubaliligine cok samimi sanki hastasiyla degilde kankasiyla konusuyor )
hayir birakmiyacagim mamayla birlikte emzirmeyede devam edecegim dedim 
bu israrinizi anlamiyorum birakirsaniz kendiniz icin iyi olur kendinize vakit ayirabilirsiniz dedi 
tabi sakayla karisik soyluyor
bende iki yasina kadar emziricem sonra ikinci bebegi yapip onuda iki yasina kadar emziricegim sonra ucuncuyude yapip onuda 2 sene kadar emzirdikten sonra geriye kalan omur bana dedim gulerek :D 
acayip bozuldu ciddi degilsiniz demi dedi yo gayet ciddiyim dedim ve adami susturdum :D
fransada buyuk sehirlerde jinekologlar ve pediatrlar kolay kola randevu vermez hep doludurlar o yuzden bu adama mecburum yoksa her ay kontrole giderken karin agrilarim tutuyor stresten ..

ve unuttugum bir mujde " Bilal artik emekliyor "

olamaz imkansiz daha kucuk yedi aydan once emeklemez bir bebek cumlesini o kadar cok duydum ki bu iki haftadir artik gina geldi ..
benim oglum gelmekte cok tembellik etti, 43 haftada dogdu  ama gelis o gelis, bir geldi pir geldi :)
daha once bir bebek 4 aydan once donmez dediler 
bir bucuk aylikken dondu ve cok buyuk bi kazadan kil payi kurtulduk 
ama 3. ayda iki kez dondu ve buyuk bir kazayi atlatamadik ve yasadik ..
ve oglum tam 5 bucuk aylikken emekledi bizde inanamadik ama emekliyor 
oyun halisinin uzerine biraktim bilali mutfaga gittim bes dakikaligina salonun bir ucunda yatirarak biraktigim bilali diger ucundaki masanin altinda bu sekilde buldum ve gozlerime inanamadim 


hem kendi etrafinda donuyor 
hem yuvarlaniyor hemde geri geri emekliyor 
ileri ileride bir ve ya iki kez ancak gidebiliyor 
ilk emekledigi tarih  4 subat 2011 cuma ogle saatleri 






bugun 6. ay kontrolumuz var ..

Bilal yine hasta 
dunden beri atesler icinde 
pediatre randevumuz bugun oldugu icin dun goturmedim aile doktorumuza 
simdiye kadar ayda bir kez pediatre kontrolu ve ayda en az 2,3 kezde aile doktorumuzu ziyaret etmek zorunda kaldik ..
biktik bu hastaliktan 
isin kotusu oglusumla ayni anda hastalaniyoruz ne zaman ateslense benimde bogazlarimdan yada kulaklarimdan basliyor 
dun gece felaketti, ikimizde hasta, babamiz asiri yorgun ve en kotusu sabah altida isyerinde olmak zorunda kac defa ben bakiyim bilale sen dinlen dediysede, onada kiyamadigim icin debelendik durduk sabaha kadar yavrucugumla ..
bugun saat 15 de 6. ay kontrolumuz var bakalim neler degisti kilo ve boy bakiminda oglusumda ...
ve bu hastaliklarda en sevmedigim sey ise bebegim resmen bana yapisiyor  
dunden beri kucuk tanacigi tasimaktan  sag kolum is goremez halde :(



14 Şubat 2011 Pazartesi

Çin Tuzu Masalı! MSG ( ÇİN TUZU) DENEN ZEHİR, MONO SODYUM GLUTAMAT

mail kutumdan 
az once okudum ve cok etkilendim daha bilmeden yiyip ictigimiz neler cikacak Allahim :((
direk emaili ekliyorum



M.Emin ŞEN
Kayseri Atlas Koleji
Sınıf Öğretmeni

MSG ( ÇİN TUZU) DENEN ZEHİR


Knorr un hazır çorbalarının üzerinde"hiç bir
koruyucu madde içermez" yazıyor diye alıyordum.Özellikle son çıkardıkları
çorbalar çok kolay yapılıyordu ve gerçekten de çok lezzetli oluyordu.Bu
maili okuduktan sonra hemen mutfağa gidip Knorr çorba paketlerinin
içeriğine baktım.Maalesef içeriğinde MSG denilen madde var
""" MSG Nedir ..??? """ Dikatlice Okuyalım ve Paylaşalım...!ar.
Utanmadan Sağlık Bakanlığı'da bunu onaylayıp "Türk Gıda Koteksi'ne uygundur"izni
veriyor.Şimdi anlıyorum ki ince bir çizgiye dikkat etmek gerekiyor.Şöyle ki
"hiçbir katkı maddesi yoktur" la" hiçbir koruyucu madde içermez"dikkat
etmediğimiz ama çok önemle dikkat etmemiz gereken iki ayrı ama önemli
bilgi..Sizlerle paylaşmak istedim...

MSG NEDİR?...
halimvural
biyolog
il halk sağlığı lab.
müdür yardımcısı
SİVAS
tel; 0346 2253514 0346 2253514
faks;0346 2245125
cep; 0533 6581415 0533 6581415

ÇOK Onemli:
Bu msg denen illeti piyasalarda, daha masum bir ifade tarzı olsun diye ÇIN
TUZU adıyla satıyorlar.

Piyasada bazı dönerciler de bunu kullanıyorlar.
O kadar lezzetli oluyor ki, bir döner yiyecegine 2-3 döner yiyesin geliyor.

Ayrıca ithal olarak gelen BUTUN GIDA MADDELERİNDE BU MSG VAR
(Peyniri,eti,konservesi vs vs.)

MSG NEDİR?...

MSG adında bir yiyecek katkı maddesi var.

MONO SODYUM GLUTAMAT

Yiyeceklere katıldığında, o yiyeceğin tadının beyin tarafından güzel
Olarak algılanmasını sağlıyor. Tatlı, tuzlu, acı fark etmiyor.
Hangi yiyeceğe katılırsa lezzetliymiş gibi geliyor. O yüzden gıda
üreticilerinin bir çoğu MSG'yi karlı olduğu için kullanıyorlar.
MSG ZARARLI MI ?
Buna okuduktan sonra siz karar verin.
Bu madde Nörotoksin. Sinir hücrelerine zarar veriyor. Merkezi sinir sistemi tahribatı ve
buna bağlı olarak ALZHEİMER, PARKİNSON, HUNTİNGTON hastalıkları, SAR (Epilepsi)
Retinal dejenerasyon (Göz retina tabakası hasarı) Yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk, obezite.
Büyüme hormonu baskılanması.
Pankreas hasarı, insülinde artış, ve buna bağlı diyabet.
Böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar.
Bu madde hamilelerde plasenta
bariyerini geçebiliyor, anne karnındaki bebek de aynı tahribatlara maruz kalıyor.
Özellikle çocuklarımızın hatta büyüklerin de çok severek yediği CİPS'lerde çok kullanılmakta.

Hazır köfte harçları, Et suyu tabletleri, Hazır çorbalar, Dondurmalar, renkli yoğurtlar ve benzeri bir çok üründe var.
Şimdi diyeceksiniz ki, Madem bunca zararı var, neden kullanıyorlar?.
Küreselleşen dünyada, ticaret de küreselleşti. Küresel ticaret devleri insaf, merhamet
gibi duygularla asla çalışmaz. Onların amacı çok kar etmek, çok daha büyümektir.
Bu mamuller, albenisi olan renklerde ve janjanlı ambalajlarda sunulur.
Televizyon, gazete ve duvar reklamlarında onlara sıkça rastlarsınız.
Sadece maddesel tadıyla değil, görsel yollar ile de beyinlerimize kazınır adeta.
Basit bir hesap yaparsak, ucuz zannedilen bu ürünleri çok pahalıya tükettiğimizi görürüz.
Mesela Cips. Semt pazarlarında 3 kg . patatesi 1 TL ye alabilirsiniz. Oysa ki 50 gram CİPS 1 liradır.
Yani 1 kg . Cipsi, 20 ytl.den tükettiğimizin farkında bile değiliz.
Olumsuz etkileri de cabası. bu mamulleri üretenler !....
Kendi ürettiklerini asla yemezler, içmezler. Onların gıdaları organik ve doğaldır.
Son zamanlarda organik tarım yapan çok güçlü özel şirketler türedi,
burada itina ile yetiştirilen ürünleri semt pazarlarında göreniniz var mı? Ben henüz rastlamadım.
Gelelim genel sağlık boyutuna;
Son 25 yıla dikkatle göz atacak olursak, çocuk yaşta diyaliz cihazına
bağlı yaşamaya mahkum edilenler, çok küçük yaşta şeker hastalığı ile tanışan çocuklar, obez çocuklar, asabi çocuklar, 9-10 yaşında buluğ çağına girenler, çeşitli nedenlerle engelli
doğanlar ve bu sayının ülke nüfusunun % 12'sine çıkması ve benzerleri. Ve sizlerinde aklınıza gelebilen yeni hastalıklar.

Hastalıkları üretenler, ilaçlarını da ihmal etmediler. Bu da madalyonun diğer karlı yüzüdür. Karbondioksitli meşrubatlardan, sakıncalı hazır gıdalara varana kadar bir çok yerde çeşitli uyarılar yazıldı, çizildi. Durumun ciddiyetini anlayabilenimiz var mı? Bu sorunun cevabı, tüketim miktarıdır.
Şimdiki eğitim sistemimiz endüstri, tarım, genel kültür alanında yetersiz kaldığından,
yeni nesiller tehlikenin farkında değildirler. Emperyalist devletler, egemen olmak istedikleri toplumun eğitimli olmasını istemezler. Onlar için önemli olan kendi halkları ve elde edeceği yeni sömürü kaynaklarıdır.
Her yıl eskiyen, yaşam kaynakları azalan, küresel ısınma ile kuraklık tehlikesi yaklaşan bir dünyada, Küresel güç olan emperyalist devletlerin acımasızlığının arttığı bir dünyada, Dengelerin ve haritaların değiştirilmek istendiği bir dünyada yaşadığımızı asla unutmamalıyız.
Dünyanın en güzel coğrafyasında yaşadığımızı da asla unutmamalıyız.
Gelin bu güzelim yurdumuza hep beraber sahip çıkalım.
YARIN ÇOK GEÇ OLMADAN !.....

LÜTFEN ... MÜMKÜN OLDUĞUNCA ÇOK KİŞİYE GÖNDERİNİZ
--
AYŞE ATAR
UNIVERSAL HOSPITAL BODRUM
Hemşirelik Hizmetleri Direktörü
Kalite Yönetim Temsilcisi

yari yasimiz :))





bugun tam tamina 6 ayligiz :)) 
buyudukce uslanacagimiz yere dahada mi kuduruklasiyoruz  ne
ne cabuk gecti koca bir senenin yarisi anlayamadim anlayamadik ..
bu gunlerde kafamiz ek gidalarla, oglusumun yurutec sevdalariyla, sutumuzun yetip yetmemeleriyle karma karisik ..  tum dis seslere kulaklarimi kapatip icimden geleni yapiyorum :))
hatmetmedigim inter sitesi, bebek kitabi, fikir almadigim arkadasim kalmadi desem yalan olmaz ..
sadece ic gudulerimi dinlemek istiyorum 
bebem iki aydir ayni kiloda, bir gram ne aldi ne verdi .. hastaliktandir dedim ama icim icimi yedi ..
yavastan girdik ek gidalara .. 
gece saat basi uyanmalarina karsi doktorumuzun onerisiyle 180 mg mamada verdik gunde bir kez olmak sartiyla ama nafile ..
gece 11:30 ilk yatis
1 civarlari ilk uyanis meme
1:30  ikinci meme
2 yada 2:30 civarlari 3. meme
saat 3 civari 4. meme 
saat 4 civari artik pes edis ve yatagimiza yatiriyorum ve yarim saate kalkan bebe sabah 8 e kadar gozunu acmiyor 
eger aksamdan yanima alirsam kesintisiz 6 saat uyudugunu biliyorum .. 
ne yapmaliyim bilmiyorum artik bu uyku duzensizliklerini ?
iki hafta oncesine kadar hersey yolunda giderken, biraz 1 haftalik yatili misafirlerimizden, biraz dis cikarma sancilarindan, biraz benim misafirler yuzunden istemeyerekde olsa emzirip direk babaya paslamamdan sanirim artik resmen yapisti bana .. gunduz uykularina bile yatagina koyar koymaz kendi kendine uykuya dalan yavrucak yanina uzanmassam asla uyumuyor ..
yorgunum bitkinim uykusuzum ...
postumu okuyan blogdaslarim lutfen bana bir akil bi cozum bi deneyim ben bu yavrucaga yatagini yeniden nasil sevdirebilirim ?






10 Şubat 2011 Perşembe

bu benim ilk mimim :)))

minik Yasircigin sevgili annesi sagolsun, varolsun, cok yasasin, huzurlu yasasin, guzel yasasin :D  beni mimlemis .. 

hele helede adeta yemek ve yedirmek icin yasayan ben denize gelince boyle bir mim  pek bi sevindirik oldum :))
bu aralar cok yogunum ve yorgunum , ogulcugum askere gidesi oldu ama bebek gormelerimiz hala bitmedi :)) butun zamanim en sevdigim is olan misafir agirlamakla geciyor .. kesinlikle sikayetci degilim sadece cok yorgunum :( 


bu mimde tam guzel bir davet ertesi yazilmakta 
ama malesef misafirlerin gelmesine 10 dakika kala tum marifetlerimi fotolomak uzereyken, devirdigim zeytinyag sisesinin parcalarini temizlemekten unuttugum foto islemini, aksam arta kalanlarla yapmak zorunda kaldim :(( 
aslinda o kadar cok yazacak sey birikti ki once gecikmis mim den baslayalim :)




* en güzel yaptığın yemek

tas kebabim ve hunkar begendim meshurdur .. hemen hemen butun firin yemeklerini guzel yaparim  


* en güzel yaptığın tatlı

yogurt tatlisi 


* en güzel yaptığın pasta



muhallebili kadayif pastasi 



* en güzel yaptığın salata

havuclu ve kabakli salata 

* en güzel yaptığın börek

su boregi, patatesli cevizli sigara boregi 

* en güzel yaptığın hamur işi

peynirli ay coregi 

* en guzel yaptigin kurabiye 



cikilota soslu kurabiye, elmali kurabiye 







cikilota soslu kalpli kurabiyelerimle, muhallebeli kadayif pastami ekliyorum 
dedigim gibi fotolar rezalet oldu kusura bakmayin gecenin bi vakti esimin elinden kapabildiklerimi ancak cekebildim :)) 





....................................................................


Muhallebeli Kadayif Pastasi 

400 gr kadayif 
5 yemek kasigi seker 
3 yemek kasigi tereyag 
1 su bardagi dogranmis ceviz yada findik


Muhallebi 

1 litre sut
3 yemek kasigi un
3 yemek kasigi nisasta 
yarim su bardagi seker yada bir su bardagida olabilir istege bagli 
1 yumurta
1 paket vanilya
1 kutu krema (crem liqid )


muhallebi icin :


krema haric tum malzeme karistirilarak pisirilir kaynayip koyulasinca atesten alinipsogutulunca,  icine crem liqid katilarak mikserle 3 dakika pisirilir 






kadayif icin :


kadayiflar bicakla ince ince dogranir 
genis bir tencerede tereyagi seker ceviz ve kadayif kavrulur 
atesten alinip sogutulur
tepsinin yada kuplarin dibinde kadayifin yarisi konur 
ortasina muhallebi konur kalan kadayifta uzerine konur 3 saat buzlukta yada 5,6 saat buzdolabinda bekletilip afiyetle yenir
ben kuplarda yapmayi tercih ediyorum daha guzel gorunuyor 




..................................................................................


yarin buyuk ihtimal birseyler karalayamam 3 gunluk tatile gidiyoruz ;)) 
simdiden iyi hafta sonlari